Bir reklamdaki “Onlar halka değil, fil!” diye bağıran küçük çocuk gibi bağırmak istiyorum kimi ayakkabıları gördüğümde: Onlar ayakkabı değil, sanat eseri! Çünkü gerçekten bazı ayakkabılar, ayaklarımızın kabı olmanın çok ötesinde bir yerdeler ve ayaklarımızdan ziyade sanki bir müzeye ait gibiler. İşte Anastasia Radevich’in tasarladığı ayakkabılar da bu ayakkabılardan; tam müzeye koymalık, sanat eseri olarak sergilemelik, önüne geçip saatlerce incelemelik.
Dünyanın önde gelen ayakkabı tasarımı okullarından biri olan London College of Fashion diplomalı Anastasia Radevich’in cv’sinde hemen göze çarpan Alexander McQueen ve Nicholas Kirkwood isimleri eminim ki tasarımlarını gördükten sonra sizi şaşırtmayacaktır. Bunların dışında Bolongaro Trevor için tasarımlar yapmış ve Montreal’deki Aldo Group’ta iki sene çalışmış. Biofuture, Kinetik, Dreamfall ve Lost Civilizations olmak üzere şimdiye kadar çıkardığı toplam dört ayakkabı koleksiyonu var ve her koleksiyon yaratıcılığın ne kadar da sınırsız olduğunun birer ispatı niteliğinde.
Son koleksiyonu olan Lost Civilizations’ta Radevich geçmiş, günümüz ve geleceğin kayıp medeniyetlerinden ilham alıyor. Geçmişte yükselen deniz seviyesiyle kaybolan medeniyetleri sular altında kalarak paslanmış ve yosun tutmuş topuklarla, günümüzün çevre sorunlarını derinin ve ipeğin üzerine yaptığı petrol sızıntısı, atom bombası baskılarıyla ve gelecekte medeniyetlerin dünyanın ikinci bir buzul çağına girmesiyle yok olacağına dair olan inancını da donmuş bir dünya baskısı ve buzul görünümlü topuklarla ayakkabılara taşıyor.
Şimdi müsadenizle bağırmak istiyorum: Anastasia Radevich bir tasarımcı değil, bir sanatçı!
Fotolar: Anastasia Radevich, Rock'n Roll Bride
Fotolar: Anastasia Radevich, Rock'n Roll Bride