10 Ekim 2011 Pazartesi

Louis Vuitton İlkbahar/Yaz 2012 Koleksiyonu

Dışarıda feci bir yağmur var. Hava kasvetli ve insanın sokağa çıkası gelmiyor. Sadece bu da değil; hava bütün giyinme yeteneğimize resmen meydan okuyor ve sanki şöyle diyor: Bu havada da şık olabilecek misin? (ve kötü kadın gülüşü)

Ama birkaç dakikalığına da olsa bize kendimizi iyi hissettirebilecek, yazın güzel atmosferine bizi ışınlayabilecek bir şey biliyorum; cupcake tadında, bir kutu şekerleme görünümünde. Neden mi bahsediyorum? Tabii ki Louis Vuitton İlkbahar/Yaz 2012 koleksiyonundan.


Bir süredir “Marc Jacobs Dior’a geçiyor, yok geçmiyor, yok geçiyor” diye konuşulup duruyordu. Kendisi Louis Vuitton için sunumundan tutun, kıyafet ve aksesuarlara kadar öylesine harika bir koleksiyon hazırlamış ki; insanlar defilenin ardından böylesine göz kamaştırıcı bir koleksiyonun ancak veda amaçlı hazırlanabileceğine kanaat getirdiler.


Koleksiyon, Marc Jacobs’ın Louis Vuitton için hazırladığı fetiş temalı bir önceki koleksiyonundan milyonlarca kilometre uzakta. Defile, üzerinde oturan 48 model ile birlikte dönmeye başlayan bir atlıkarınca ile açılıyor. Çocukluğumuzun müzik kutularını anımsatan bir müzik çalıyor ve modeller tek tek oturdukları yerden kalkarak atlıkarıncanın etrafında yürümeye başlıyorlar. Atmosfer o kadar güzel ki her şeyin önüne geçebilir, tasarımların bile. Ama başta da dediğim gibi Marc Jacobs öyle bir koleksiyon hazırlamış ki, bu harika görsel şov bile koleksiyonun önüne geçemiyor.


Danteller; her taraftan fırlayan papatya motifleri ve puantiyeler; şeker pembesi, buz mavisi, cam göbeği, sarı, beyaz gibi renklerden oluşan renk paleti ve defilenin kapanışını üstlenen Kate Moss ile tam anlamıyla masalsı bir koleksiyon. Marc Jacobs bu koleksiyondaki kadınları hem güçlü hem de kırılgan olarak tanımlıyor. Koleksiyon broderie anglaise tekniğiyle hazırlanmış elbiselerden, çan ve A şeklindeki eteklerden, ceket-etek takımlarından, pastel renklerdeki biker ceketlerden oluşuyor. Koleksiyondaki en öne çıkan detay ise dantel yakalar. Kate Moss’un giydiği elbise de şimdiden birçok kişinin mutlaka edinilmesi gerekenler listesindeki yerini aldı bile.


Detaylara bakıldığında koleksiyon daha da aşık olunası; sepet ve şeffaf çantalar, bantlı ve burnu gümüş rengi olan ayakkabılar, saçta kristal aksesuarlar… İnsanı kocaman bir çay partisi vermeye teşvik ediyorlar.

Bu ladylike esintili, prenses çağrışımlı, pamuk şekeri tadındaki koleksiyonun tamamını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz. Kate Moss’un sahneden inerkenki haline ise ekstra dikkat; iki basamaklı merdiveni tek basamaklıymış gibi inerek bizlere düşme korkusu olmayan modelin ne demek olduğunu gösteriyor. :)



Fotolar: Style.com, Vogue

2 yorum:

Unknown dedi ki...

Gizem’cim bu defile beni kasvetli bir sonbahar gününden kopararak pastel renklerin uçuştuğu ılık bir bahar gezintisine çıkarttı :) Marc Jacobs’ın tasarımları desene ve renkleri kullanımı muazzam. Kelebek kırılganlığı ve güzelliğinde kağıt bebeklere bakıyor hissine kapılıyor insan :)


BeTwin Us

PINKY FASHION dedi ki...

Bu sene Chanel ve Louis Vuitton defileleri beni büyülediler..

http://pinkyfashionbeauty.blogspot.com/

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...