Her gün bir dolu mail alıyorum. Blog yazmakla ilgili en sevdiğim kısım bu. Gerçekten. Kimisi bir yazımı çok beğendiğini söylüyor, kimisi bir yazımın ona bir konuda ilham verdiğini. Kimisi fikir veriyor, kimisi de fikir alıyor. Ve ben mutlu oluyorum. Beğenildiği için değil, bir şeyler paylaşıldığı için.
Maillerde en çok sorulan şeylerden birisi de kendi stilimi diğer birçok blog gibi paylaşıp paylaşmayacağım. Ben bu blog’u yazı yazmaya karşı olan tutkumdan dolayı açmıştım. Konu olarak da sevdiğim bir şeyi, yani modayı seçtim. Aslolan şey yazmaktı yani. Hal böyle olunca hiç stil blog’u olarak düşünmemiştim blog’umu. Ama konuyla ilgili o kadar çok mail geldi ki, ben de şöyle bir koltuğa uzanıp olayların en başına, başlangıcına, yani çocukluğuma gideyim ve Küçük Lizzy’nin modayla olan ilişkisi nasıl başlamış, ağaç yaşken nasıl eğilmiş birkaç fotoğraf eşliğinde göstereyim dedim. J
Evet, gördüğünüz üzere ben de küçükken sarışındım ve taa o zamanlardan tek renk giyinmenin ileride büyük bir trend olacağını fark ederek kendimce yorumlamışım. Elimdeki Tombi ise 90'larda çocuk olmanın bir simgesi.
Son dönemlerde pembe ve kırmızıyı bir arada sık görüyor olabilirsiniz ama aslında bize bu iki rengin birlikte giyilemeyeceği öğretildiğinden, yıllarca ikisini birlikte kullanmaktan hep kaçınmıştık. Ama “Moda da neymiş, moda benim” diyen Küçük Lizzy, küçücük boyuna rağmen otoritelere kafa tutarak bu iki rengi birlikte kullanmaktan çekinmemiş. Buradan yetkililere sesleniyorum: Kırmızı ve pembe trendinin nasıl ortaya çıktığı konuşulduğunda benim adımı da ekleyin lütfen! Saç kesimimle ise daha o zamanlar adını dahi bilmediğim, ama ileride pek beğeneceğim Edie Sedgwick’e selam çakıyorum.
Yüksek belli her şeye ayrı bir zaafımın olacağı ve David Bowie’nin “Put on your red shoes and dance the blues” diye başlayan Let’s Dance adlı şarkısını çok seveceğim daha o zamandan belliymiş.
Maskulen ve feminenliği birbirine harmanlayarak oluşturduğum stilim ile üçüncü gözümle geleceği görüyorum sanki. Ayrıca her fotoğrafta elimde yiyecek bir şey olmasıyla da Ocean’s Eleven’daki Rusty Ryan karakteri gibiyim. J Bazı kelimelerin ne anlama geldiğini dahi bilmediğimiz günler; kalori gibi, trend gibi.
Yüksek belli her şeye ayrı bir zaafımın olacağı ve David Bowie’nin “Put on your red shoes and dance the blues” diye başlayan Let’s Dance adlı şarkısını çok seveceğim daha o zamandan belliymiş.
Maskulen ve feminenliği birbirine harmanlayarak oluşturduğum stilim ile üçüncü gözümle geleceği görüyorum sanki. Ayrıca her fotoğrafta elimde yiyecek bir şey olmasıyla da Ocean’s Eleven’daki Rusty Ryan karakteri gibiyim. J Bazı kelimelerin ne anlama geldiğini dahi bilmediğimiz günler; kalori gibi, trend gibi.
17 yorum:
oyy oyy yerim seni ne tatlısın sen öyle bakımm :)
benimde makyaj malzemeleriyle öle bir fotom vardı :D
oyy cok sekermissin ! elinde tombi olan resim dahane otesi.. Tam bi 90'larda cocuk olmak portresi.. ;)
ay çok tatlısın :)))
http://shoeeobsessionn.blogspot.com/
çok şekermişsin, bu arada izleyicin oldum, ben de bekliyorum :))
o tombi paketi o tuvalet aynasının önündeki oje deodorant,saat o vitrin ve ansiklopedilerr çocukluğuma uçtum ben şimdiii.Ne güzelmişsinn nasıl mutlu.nostalji takılacam bugün:)))
ayy cok sirinn:) Bende kücükken sarisindim, bana hep barbie bebek diyordu halalarim:)
Maşallah çok tatlıymışsın çocukken de:) kaç yaşındasın? eğer sorun olmassa tabikide:) tahminen aynı yaşlardayız:)
masallah bu ne guzellık..bence blogunda herseyı paylas ne ıstıyorsan yanı adı stıll blogu olmusss bebek blogu olmus onemlı olmasın bosver ne ıstıyorsan ıstenıyorsa yap ne guzel bakkkkk..ben cok ısterım:) yapmanı:)
çok çok çok şirin bir kızmışsın minicikken :)
maşallah nasıl da güzel ve tatlıymışsın..
:)
sevgiler,
Zeynep..
Stil blogu olacaksa da kendi adıma böylesini seviyorum ben, yazıyla zenginleştirilen, yorum katılan, kendinden bir fark barındıran...
Yeni keşfettim ama bundan sonra takipteyim The Lizard Queen'i.
Sevgiler çokça! :)
benhali.blogspot.com
ayyy çok şekersin ya canımcımm güzel yorumların için çok teşekkürler
sevgiler .öperim=)
ısırırım yahu nası bi tatlılık!
ahh hepinize cok ama coook tesekkur ederim. 90'larda cocuk olmus herkesin benzer fotolari vardir tahmin ediyorum ki. :))
ne kadar tatlisinnnnnnnn !!!!!!!
yerimmmm =)
ah ne tatlıymışsın. tüm çocuklar küçükken birer melek.
hey okumasi cok keyifli bir blogun var. yorum birakman ile kesfettim blogunu ne guzel oldu :) cok sevdim
Yorum Gönder