“Lüferler yok olmasın.“ Deniz Mercan’ın 2011 Yaz Koleksiyonu işte bu mesajı podyumlara taşıyordu. Rumeli Feneri’nde yaşayan balıkçı eşlerine destek olmak amacıyla başlatılan proje, balıkçı köylerinde farklı sektör ve iş kollarının yaratılmasını, ekonominin hareketlenmesini sağlamayı hedefliyor. Koleksiyonun aksesuarlarını hazırlayan kadınlar ise, bu şekilde avlanma yasağının olduğu dönemlerde kocalarına destek olabilecekler.
Koleksiyonun adının Lüfer olması ve vermeye çalıştığı mesaj ile Deniz Mercan tasarımları birebir örtüşüyordu. Denizin bütün renklerini kullanmıştı Deniz Mercan; beyaz, mavi, turkuaz, gri ve siyah… Bazı parçaları da denizin üzerinde oluşan ışıltılardan esinlenerek altın rengi aksesuarlarla süslemişti. Özellikle mayo ve bikinilerde karşımıza çıkan balık, yüzgeç ve solungaç detayları, dalgıç kıyafetlerinin yapımında önemli bir yer tutan neopren kumaşı kullanarak tasarladığı dalgıç kıyafetine çok benzeyen takımlar, elde boyanmış pareolar oldukça dikkat çekiciydi. Deniz temasının bu kadar yoğunca işlendiği bir koleksiyonun kapanışının, yine balık detayları ile süslenmiş bir denizkızı ile yapılması da sürpriz olmasa gerek.
Şubat ayında gerçekleşen İstanbul Fashion Week’teki Deniz Mercan defilesinden sonra yazdığım yazıda şöyle demiştim: “Bazı şeyleri aşırı ve sırf konmuş olmak için konmuş bulsam da genel anlamda beğendim ben.” Bu koleksiyon da yer yer bu hissiyatı verse de genel olarak Deniz Mercan tasarımlarını oldukça beğeniyorum ben.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder