22 Nisan 2012 Pazar

FLASHIONBACK: 60'ların 'Mini'lerine Sahip Çıkan Kadınları


60’lar; The Beatles, Twiggy, mop-top denilen saç kesimi, John F. Kennedy suikastı, renkleri keşfeden erkekler, Penolope Tree, mod’lar, The Factory, Veruschka ve pek tabii mini mini etekler demek. 60’lar; gençlerin kendi bireyselliğini keşfettiği, anne ve babalarının bir kopyası olmak zorunda olmadıklarını fark ettiği, kendi politik görüşlerinin olduğu, kadınların mutlu ev kadınları olmak dışında başka şeyler de olabileceklerini anladığı ve iş hayatına atıldığı, üniversiteye başvuran kadın sayısında artışın yaşandığı yıllardı ayrıca. Gençler özgürlüklerini keşfetmişlerdi. İşte böyle bir dönemde çıktı mini etek ortaya ve giyilecek bir şey olmanın ötesinde, kadınların özgürlük hareketinin de bir sembolü oldu.

Ama moda dünyası durur mu? Asla. Mini eteğe “Sen miadını doldurdun, artık tacını devretme zamanın geldi” dedi ve 60’ların sonu, 70’lerin başında midi boy eteği tahta çıkartmaya karar verdi. Kadınlar mini etekleriyle mutluydu ama moda teknesinin de bir şekilde yürümesi gerekiyordu. Bu da ancak onları yeni şeyler almaya zorlamakla olabilirdi. Böylelikle midi boy eteğin kadınlar arasında popülaritesini arttırmak için çalışmalar başladı. Mesela Bergdorf Goodman, tezgahtarlarının midi boy etek giymesi gerektiğine dair bir kural koydu.


Lakin 60’ların kadınları özgürlüğün tadını almışlardı bir kere. Başlarına buyruklardı, ne istediklerini biliyorlardı ve birilerinin onlara bir şeyler dikte etmesinden hiç hoşlanmıyorlardı. İşte bu yüzden kendilerine Girls Against More Skirt (GAMS) diyen bir grup mini-sever aktivist, 1970 yılında sokaklara döküldü; uzun etekleri protesto ediyor, mini eteklerine ve onun simgelediği özgürlüklerine sahip çıkıyorlardı, “Minis Are Truth, Keep the Mini on the Market” sloganları eşliğinde.

Bu görmüş olduğunuz fotoğraflar da GAMS’in o eyleminden günümüze kalan hatıralar ve insana o günlerde yaşamış olmayı dilemek için bir neden daha veriyorlar.

Fotolar: Flickr

11 yorum:

pembe fiyonk dedi ki...

harika bir post olmuş.tam arşivlik.emeğine sağlık

Junkhead dedi ki...

Aah aaaaahh diyorum :/ 60larda yaşamak için neler vermezdim be offf .

CMOS dedi ki...

günlerdir aklımda şekillenen tasarımımda o kadar yardımcı oldukii bu yazıın queen,süpersin. Bir moda tasarım öğrencisine yapılan iyilik ancak bu kadar yararlı olabilir:)

Ellie dedi ki...

yanlış zamanda doğanlardanım ben de... süper bir post olmuş geçekten :)

Unknown dedi ki...

harika bakış açısı ve yazı

Ciiden dedi ki...

Ne guzelmiş blogun, yaptigin yorum icin de ayrıca tesekkurler.
Moda endüstrisinin aslında bazı kafalar tarafından yonlendirildigi yillar bu yillar, bu kadar aktiviste karsi mininin giyilmesini engellemek adina midileri ve sonrasinda maxi skirtlerin moda olması tek cikis yolu gibi gelmis o kafalara belli ki.

Guzel bi post olmus daha detaylı bahsedebilsen de seve seve olurdum:)

Ciao..

http://chicthem.blogspot.com

mühendis dedi ki...

Çok güzel bir yazı olmuş, çok beğendim ellerine sağlık...

Duygu Senyurek dedi ki...

Canim yorumun icin tesekkurler beybi8:))

AslıASLI dedi ki...

Tarihin her döneminde radikal, haklarını savunan kadınlar vardır. Sadece modada değil, yaşamın her alanında ve iyiki varlar. Çok güzeldi keyifle okudum..

The Lizard Queen dedi ki...

Hepinize cook tesekkur ediyorum. Ben de inanilmaz keyif aldim yazarken, en keyif aldigim yazilarimdan biriydi bile diyebilirim hatta. :))

Hepimiz 60'lara isinlansak keske.

Unknown dedi ki...

çok begenerek okudum =)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...